Kategori arşivi: ŞİİRLERİM

Bir Anda

Güzel şeyler hep bir anda olur…

Ansızın çıkagelir,

Çözülür dizlerinin bağı…

Bulamazsın,

Elini, kolunu koyacak bir yer.

Yanakların al al,

Gözlerinde alevler…

Esir alır ruhunu,

Düşlerin en güzeli.

Sarhoşluğunda peri masalının,

Öpmesini beklersin…

Gözlerin yarı kapalı,

Beyaz atlı prensinin.

Biraz ürkek, biraz korkak,

Külkedisi misali,

Ya bozulursa büyü!

Gözlerin alev alev,

Esaretinde düşlerin…

Korkma,

Güzel şeyler hep bir anda olur.

Hayal

Kesişir mi ki yollarımız?
Çok düşünsem seni,
Seninle yatsam,
Seninle kalksam…
Dinlediğim şarkılarda,
Aşk filmlerinde,
Senle ben olsam…
Pencereden seyrederken,
Sokaktan geçenler,
Herkes ama herkes,
Sen olsa.
Hatta bana göz kırpsan!
El sallasan.
Ahhh!
Bir de öpücük atsan.
Ne dersin!
Bir demet papatya,
Kapımın eşiğine bıraksan…
Sevgiyle sarsam kollarımda,
Senin sevginle,
Papatyalar ve sen…
Koklasam,
Senin kokunu alsam.
Ne dersin!
Belki bir gün,
Kesişir mi ki yollarımız?

 

manzarali-yol-resimleri-2

Güle Güle

Ve gün gelir
Bir el sallanır
Vakit veda vaktidir
Kırık dökük gidiştir adı
İçine akıttığın gözyaşı

Kelimelerse
Yumrudur bir yerlerde
Öylece çöreklenir
Kemirir durur
İçten içe

Kelimeler kemirsede
Gözyaşları sel olsada
Vakit veda vaktidir
Geride kalan yalnızca
Bir hoş sadadır

 

 

AewaXaed

Sandık Lekesi

Çıkmasın gün yüzüne
Görmesin gün ışığını
Varsın küf koksun sandıklarda
Aralanmasın o kapak
Kime ne faydası olacak
Oymuş, buymuş gerçek
Bazen daha güzel değil mi
Yalanlarla avunmak
Varsın öyle kalsın
İnce sızılar kanamasın
Ağlatmasın şarkılar
Zamanla geçer yaralar
Kime ne faydası var
Ha saçılmış ortaya
Ha saçılmamış sandık
Yine sızım sızım sızılar
Yine göz yaşı
Değer mi dökmeye
Yeter mi dindirmeye
Vurun üstüne
Asmalı kilidi
Varsın küf koksun
Yaraların gerçekleri.images

Gitmeli

Alıp başını
Gitmeli bazen
Uzaklaşmalı işte
Küçük bir kıyı kasabası
Ya da
Bir göl kenarı
Ne bileyim işte
Uzaklaşmalı
Biraz huzur
Biraz sukunet
Bir göz oda
İçinde bir de soba
Üstünde hazır olmalı
Her daim
Bir içimlik çayı
Bir de radyo
Eski şarkıları çalmalı
Uzaklaşmalı işte
Kırmızı bavulu toplamalı
Yola koyulmalı
Herkesten, herşeyden
Ne bileyim
Gitmeli işte alıp başını

images1

Gece ve Sen

 

Önüme gölgem düşer
Aklıma sen
Gecenin karanlığında
Islak, sessiz caddeler
Yapa yalnız bir ben

Dilimde sensiz şarkılar
Düşüncelerimde
Bir sen, bir ben
Kimbilir der
Bir ses içimden

Önüme gölgem düşer
Derinden bir ah çıkar
Gecenin karanlığında
Sensizlilk içime çöker
Giderek yükselir ahlar

Gecenin karanlığında
Önümde gölgem
Kaç sokak bilmem
Daha arşınlarım
Işırken karanlığım

15977074_10154965076178817_3254266545982276138_n

Neyse Ne

Kafa kıyak yine
Takılmışım bilmem neye
Durmaz durduğu gibi şişede
Vır vır söylensem de
Benim derdim kendimle
Kimse alınmasın üstüne
Benim, benle
Sağım solum sobe
Kafa kıyak dedik işte
Biraz ağlar
Biraz güler geçeriz be
Biraz gam, keder
Biraz neşe üstüne
Kıyak dedik yaa işte
Savruluruz şarkıların peşinde
Birincisi benim
İkincisi benim
Üçüncüsü, dördüncüsü
Bütün şarkılar benim bu gece
Kusura bakmasın kimse
Hüzün de benim
Aşk da benim bu gece
Hazır kafa kıyak
Kahkahalar da bol kepçe
Salla sallayabildiğin kadar
Palavra olsa kaç yazar
Palavra palavra palavra
O ne der, bu ne der
Kim ne derse der be
Ha; Allah kerim sabaha
Kalmaz nasılsa yarına
Hatırlamam bile
Kalır hepsi saklı dün gecede…

Ayrılık

Ah ayrılık!
Ardından kavuşmak olmasa,
Hiç çekilir olmazsın.
Ama değil mi ki,
Kavuşmaksa sonun,
Sen bile,
Başka bir güzelsin.
Hatta ve hatta,
Mutluluk bile olur adın.
Ah ayrılık!
Ağladım da ne oldu,
Geçmedi mi günüm!
Geçti…
Önceleri ağır aksak,
Hasret yüklü,
Sonrası…
Mutluluk işte adı,
Doladın mı
Boynuna kollarını,
Ne hasret kalır,
Ne gözyaşı…

Düşümdesin

Bir düş gördüm bu gece
Yanımda yarim
Dilinde türküler
Beni sevdiğini söyler
Der;
Çok özledim
Hasretin içimde kor
Dayanmak çok zor
Unutmamış;
Bilir çok severim
Gesi bağlarını mırıldanır
Usuldan kulağıma
Gerçek mi;
Yoksa ruya mı
Elimde yazma
Savrulurken rüzgarda
Gelse otursa yanıma
Dese;
Düş değil gördüğün
Tutsa elimi
Bir daha bırakmasa.

Yoksun

Deniz kıyısında bir kız
Seyre dalmış ufku dalgın mı dalgın
Ne insanın içini ısıtan güneş
Ne suda oynaşan güneşin ışıkları
Değil hiç birinin farkında dalgın mı dalgın
Ne martıların çığlıkları
Ne suya dalıp çıkan karabataklar
Değil hiçbirinin farkında dalgın mı dalgın
Ne boğaz turu yapan teknelerden yükselen coşku
Ne denizde salınan balıkçı tekneleri
Değil hiç birinin farkında dalgın mı dalgın
Ne az ötede parkta oynayan çocuk sesleri
Ne yoldan geçen arabaların susmayan kornaları
Değil hiç birinin farkında dalgın mı dalgın
Ne ben buradayım diyen kız kulesi
Ne boğazın incisi
Değil hiç birinin farkında dalgın mı dalgın
Sanırsın denizin mavisiydi onu içine alan
Oysa bir çift mavi gözdü ruhunu saran